Yanýt gönder

Uyarý: bu konuya en az 120 gündür yanýt gönderilmemiþ.
Yanýt vermek yerine yeni bir konu açmanýz önerilir.
Kullanýcý Adý:
E-Posta:
Konu:
Ýleti Simgesi:

kýsayollar: göndermek için alt+s veya önizleme yapmak için alt+p\'ye basýn


Konu Özeti

Gönderen: atmommurf
« : 07 EYLL 2013, 13:20:29 »

vertake d  233. raper  160.   160.  discount football kits  160. to slip, skid s'  233. chapper  160.   160.   160. to break away grimper  160.   160.   160. to climb prendre la t  234. te  160.   160.   160. to take the lead ralentir  160.   160.   160. to slow down rouler  160.   160.   160. to ride     One of the first things foreign travelers in Brazil might notice when they start using cash the real is that there is a shortage of change. Using a credit card as much as possible comes up as wholesale soccer jerseys from china one of the natural football shirts cheap solutions for that problem, since international credit card rates tend to be better than exchange rates at Brazilian airports and banks anyway. However, a lot of great shopping in Brazil is done at street markets and small businesses where credit cards are not an option. The shortage of change in Brazil extends to places that you wouldn't expect to suffer from it, such as a busy supermarket in a major city on a Saturday morning. Hand the cashier a R$ 20 bill to pay for $ 4. 50 and you're likely to get the reaction: "O senhor tem troco trocado. " or "A senhora tem troco trocado. ", meaning "Do you have change, sir madam. " The problem often gets serious enough to motivate Banco Central and organizations to launch campaigns urging people to use their coins. How you can help:  Become familiar with Brazilian money. Know what change options are available. Ask for as much change as possible when you withdraw money at a bank. Don't leave the bank without breaking down at least one 50 real bill into R$ 10s. If you withdraw money from an ATM caixa eletr  244. nico and only get high value bills , consider making time to walk into a bank so you can get change there. Use your higher value bills whenever possible. Of c

Maybe you interested:
http://cement.co.ua/index.php?option=com_fireboard&func=fbprofile&task=showprf&Itemid=37&userid=83961
Gönderen: atmommurf
« : 07 EYLL 2013, 13:19:00 »

estern situation, resulting in failed progress. These World Cup top scorers have all netted 10 or more goals in soccer's biggest event. 1. Ronaldo 15 goalsBen Radford Getty ImagesFor more than a decade Ronaldo was Brazil's hitman. Unrivaled power, pace to frighten any defense and ruthlessness in front of goal that many looked at in awe Ronaldo was the all round package. Not only does he remain the World Cup's leading scorer, but his list of honors reads more like a bibliography, having set the world alight at Inter Milan, Barcelona and Real Madrid, to name but three. 2. Miroslav Klose 14 goalsJoern Pollex Getty ImagesGermany's most prolific World Cup goalscorer, Miroslav Klose has played in three tournaments with the potential for a fourth at Rio 2014. His World Cup highlights include a hat trick at his debut tournament in Korea Japan against Saudi Arabia and a runners cheap soccer jerseys from china up medal against cheap nhl jerseys canada Ronaldo's Brazil in 2006. One of the game's ultimate poachers. 3. Gerd Muller 14 goalsGetty ImagesAnother German goalscoring legend makes up the top three. Der Bomber, as he was known, sits level with fellow countryman Klose on 14, a tally that saw football shirts cheap him top the tables for World Cup goalscorers for a 32 year period before Ronaldo broke it in 2006. Muller's career record is staggering, but it comes as no surprise given his quality. It took someone as special as Lionel Messi to beat his record of scoring 85 goals in one calendar year. 4. Just Fontaine 13 goalsGetty ImagesFrenchman Fontaine's record of 13 goals in World Cups is a unique one, given they all came in one edition Sweden 1958. It comes as no surprise, therefore, that Fontaine's club career was epitomized by his goalscoring prowess. Despite never breakin

Aslo like:
http://www.chriswillox.com/forum/memberlist.php?mode=viewprofile&u=4555
Gönderen: Ensar7-8-3
« : 09 Ekim 2010, 10:51:17 »

1821-1922 Müslüman Kaybi

Mehmet Suat

Istanbul Mektubu

 

Bugün Türkiye'de yasayan ailelerin kökeninde Balkanlardan ya da Kafkaslardan gelmis en az bir fert bulmak sanirim zor olmasa gerek. Ve bu kisiler büyük ihtimalle 1812-1922 yillari arasinda bugünkü Türkiye topraklarina göç etmislerdir. Nedendir bilinmez 19. yüzyilin sonu ile 20. yüzyilin basindaki dönemde sürekli olarak Osmanli'nin son dönemindeki Hiristiyan nüfusun ne kadar aci çektigi ve ne kadar kayba ugradigi konusulur durur. Elime 1995'de yayimlanmis bir kitap geçinceye kadar ben de öyle düsünenlerdendim. Bu yazimda sizlere University of Louisville'de tarih profesörü olan Justin McCarthy tarafindan yazilmis olan The Death and Exile, The Ethnic Cleansing of Ottoman Muslims 1821-1922 (The Darwin Press, 1995) adli kitabin tanitimini yapmaya çalisacagim. Yazar, kitabinda elde ettigi bulgularin ve çikardigi rakamlarin kendisini ne kadar sasirttigini itiraf etmekte, 1800'lerin basinda yalniz Anadolu'da degil, bugünkü Rusya ve Ukrayna'nin güneyinde, Kafkaslar'da ve Kirim'da ve Balkanlar'da Müslüman halkin hakim çogunluga sahip oldugunu belirtmektedir. 1821 ile 1922 tarihleri arasinda 5 milyon civarinda Müslüman nüfusun zorla sürgün edildigini ve 5,5 milyondan fazla Müslümanin da öldügünü vurgulamaktadir. Bati okullarinda okutulan tarih kitaplarinda Bulgar, Ermeni ve Yunanlarin ne kadar kayba ugradiklari ve mazlumiyetlerinden bahsedilmesine ragmen Müslüman ölümlerinin bir satir bile islenmedigini bilmekteyiz. McCarthy, bölgedeki yakin tarihin daha iyi anlasilabilmesi için bu eksikligin giderilmesinin gerekli oldugu önemle vurgulamaktadir. Bu konunun Batili tarihçilerce aslinda bilindigini ama akademik ortamda anlatilmasi halinde anlatanlarin dislanma tehlikesi ile karsi karsiya kaldigini da söylemektedir. Batida Türklerin geleneksel görüntüsünün mazlumdan çok zalim olarak verilmesinin önemli sebebinin 19. yüzyil irkçiligi oldugunun da altini çizmektedir. Sayilarla ilgili olarak daha çok Yunan, Bulgar ve Rus arsivlerinden yararlandigini, çikan sonucun çarpici olmasi bakimindan farkli kaynaklar arasindan en düsük kayip rakamlarini seçerek minimum bir tahminde bulundugunu söylemektedir. Ölümlerin ekseriyetinin saldiri; kalan kisminin ise, umumiyetle, açlik ve hastalik neticesinde gerçeklestigini belirtmektedir. Kitaptan aldigim asagidaki tablo (sayfa 339), kayiplari, bölgelere göre özetlemektedir.




 

Müslüman Ölümleri ve Göçü
 
 
 Ã–lümler

 Göçe Zorlananlar
 
Yunan Devrimi
 25,000
 10,000
 (yola koyulanlar)
 
1827-29 Kafkas Savaslari
 Bilinmiyor
 26,000
 (yasayanlar)
 
Kirim Sürgünü
 75,000
 300,000
 (yola koyulanlar)
 
Kafkas Sürgünü
 400,000
 1,200,000
 (yola koyulanlar)
 
Bulgaristan 1877-78
 260,000
 515,000
 (yola koyulanlar)
 
1877-78 Dogu Savasi
 Bilinmiyor
 70,000
 (yasayanlar)
 
Balkan Savaslari
 1,450,000
 410,000
 (yola koyulanlar)
 
1905 Kafkaslar
 Bilinmiyor
 Bilinmiyor
 
 
1914-21 Dogu Anadolu
 1,190,000
 900,000
 (içteki mülteciler)
 
1914-22 Kafkaslar
 410,000
 270,000
 (yola koyulanlar)
 
1914-22 Bati Anadolu
 1,250,000
 480,000
 (yola koyulanlar)
 
 
 
 1,200,000
 (içteki mülteciler)
 
Toplam
 5,060,000
 5,381,000
 
 
Not: Kaybolan askeri erkan (subay ve erat) ve devlette çalisanlarin çogu bu tabloya eklenmemistir.
 

Yazarin bu tablo ile ilgili yazdigi nota dikkat edecek olursak tüm Osmanli-Rus savaslarinda Anadolu'dan savasmaya gidip de ölen insanlarin sayisi bu rakamlara dahil edilmemistir. Sistemik olarak Balkanlar ve Kafkaslardaki göçe zorlama ve imha uygulamasinin görünür saiki milliyetçilik akimlari iken, arkaplanda güdümleyen gücün Rus Imporatorlugunun yayilma emellerinin oldugu da islenmektedir. Kitapta bu kiyimin siddetine söyle isaret edilmektedir (sayfa 340):

"The true fate of these Muslims was only understood by those contemporaries who saw the dead and the dying, such as the railway offical in Ottoman Bulgaria in 1878 who found one small Turkish girl alive among the frozen bodies of 400 refugees, some of whom must have been her family. The fate of these Muslims was the fate of her family, driven from their homes to die. It was also the fate of the small girl, rescued by strangers. The descendantes of this girl as well as of all the others who survived form much of the citizenry of the modern Turkish Republic"

Yunanistan'da ise baskaldirmanin 1821'de Osmanli devlet temsilcilerinin öldürülmesiyle baslamasindan sonra is Ortodoks kilisesinin destegiyle tüm Türk halkinin öldürülmesine kadar götürülmüs. Hatta çogunlugun Türkçe konustugu Mora yarimadasindaki kiyimdan kaçanlar canlarini ancak Atina yakinlarindaki Osmanli askeri garnizonlarina siginarak kurtarmislar (sayfa 10-11).

Balkanlardan bu kaçislar cumhuriyetin ilk yillarina kadar devam etmis, gelen nüfusun büyük bir çogunlugu genelde Türkiye'nin Marmara ve Ege bölgelerinin çesitli yerlerine yerlestirilmisler. Kafkaslardan gelenler ise çogunlukla Karadeniz bölgesine dagilmislar. Gelislerinin hikayesini ve çektikleri acilari, bu satirlari okuyan bir kisim okuyucularin dedelerinden ninelerinden dinlemis olmalari mümkündür, sanirim.

Anadolu'da kaybedilen Müslüman nüfusun eyaletlere göre dagilimini da asagidaki tablo vermektedir (sayfa 229). Bu tablo Dogu Anadolu'da 1912-1922 arasindaki kaybin kaba bir bilançosunu vermektedir.

 

Osmanli devletinde Dogu Eyaletlerinde
Ölen Müslüman Nüfus 1912-22
 
Eyalet
 Kaybedilen nüfus
 Nüfusa orani (%)
 
Van
 194,167
 62
 
Bitlis
 169,248
 42
 
Erzurum
 248,695
 31
 
Diyarbekir
 158,043
 26
 
Mamuretülaziz
 89,310
 16
 
Sivas
 186,413
 15
 
Haleb
 50,838
 9
 
Adana
 42,511
 7
 
Trabzon
 49,907
 4
 

 

Oran olarak en büyük kaybin Ermeni nüfusun bir hayli kalabalik oldugu Van, Bitlis, Erzurum gibi eyaletlerde olmasi bayagi düsündürücüdür.

Kitaptaki diger bir ilginç nokta da Lazlarin aslinda Gürcü kökenli oldugunu, zulümden kaçip Türkiye'nin dogu Karadeniz kiyilarina yerlesene kadar da denizi görmedikleri idi. Lazlar 20. yüzyilin baslarina kadar Gürcistan'in daglik bölgelerinde yasamakta imisler.

Bu yazida mübarek Ramazan ayinda okuyucularin moralini bozmaktan çok bazi gerçeklerin ortaya konmasina veya hatirlatilmasina yardimci olmaya çalistim. Cumhuriyetin kurulusuna kadar olan son yüzyildaki Müslüman insan kaybinin boyutunun ne kadar büyük oldugunu bir nebze aktardim, sanirim.

Ramazan bayraminizi tebrik eder saglik ve huzur dolu günler niyaz ederim.